Paris 2024 Olimpiyatları’nda karışık ekip 10 metre havalı tabanca kategorisinde gümüş madalya kazanan ulusal atıcılar Yusuf Dikeç ile Şevval İlayda Tarhan, Anadolu Ajansı (AA) Spor Masası’na konuk oldu.
Şevval İlayda Tarhan, ekip arkadaşı Yusuf Dikeç’le birlikte Türkiye’ye olimpiyat tarihinde atıcılıktaki birinci madalyasını kazandırdıkları müsabaka öncesi yaşadıklarına ait, “Yusuf ağabeyle oturduk, ‘Ortağım yarın ne yapalım, nasıl yapalım? Altın madalyaya hazırız.’ diye konuştuk. Aslında kendimizi çok güzel hazırladık. Çok da hoş bir süreç geçirdik finalden evvel. (Altın madalya) Yalnızca nasip olmadı. Çok da yakın, başa baş bir uğraş geçirdik.” diye konuştu.
Finalden evvel spor psikoloğuyla görüştüğünü aktaran Şevval İlayda, “Bizim üzere zihinsel kısmın ön planda olduğu branşlarda rutinin dışına çıkmamak çok daha yararlı. Ailemle yalnızca gündelik konuşmamı yapıp, muvaffakiyet dileklerimi ve dualarımı alıp sonraki sabah finale girdim. Birinci çıktığımızda final salonuna çok heyecanlıydım. Oraya altın madalya almaya hazır olarak çıktık. Buna hazır olduğumuzu bildiğim için çok da heyecanlı çıktım. Tek yerden sonra sakinledim, tekaz daha denetim, muhakeme kısmım arttı. Keyifli ve hoş tek deneyim oldu benim için. Olimpiyat Köyü’ne döndüğümüzde yavaş yavaş o memnunluğu hissetmeye başlasak da Türkiye’ye gelene kadar hala tek madalya kazanmış üzere tam manasıyla hissetmiyordum. Ailemle tek ortaya geldiğimde istemsizce duygulandım, gözlerim doldu. Bugüne kadar memnunluktan ağladığımı hatırlamıyorum. Birinci kere memnunluktan ağladım.” sözlerini kullandı.
“Yusuf ağabeyin tek gün bırakıp gidebileceği gerçeği beni üzüyor”
Spora başladığı günden beri olimpiyat madalyası hayali kurduğunu belirten Şevval İlayda, amaçları konusunda, “Tekçok sportmen üzere daha fazla olimpiyat madalyası istiyorum. Olimpiyat rekorları daha fazla doğal ki istiyorum. Çok uzun tek meslek hedefliyorum. Kendi branşımızda 10’uncu olimpiyatına katılmış bir atlet var. Bir gayem de onun rekorunu kırabilmek. Uzun bir seyahat görünüyor. Umarım istediğim üzere de ilerler.” biçiminde konuştu.
Şevval İlayda, ‘ağabey’ diye hitap ettiği Yusuf Dikeç’in hayatındaki manası konusunda ise “Benim için Yusuf ağabeyin manası çok büyük. Spor dışında da ağabey-kardeş üzereyiz. Ne vakit, neye muhtaçlığımız olsa birbirimizi rahatça arayabildiğimiz, çok rahat sohbet edip sıkıntılarımızı paylaşabildiğimiz bir alakamız var. Tam manasıyla ağabeyim üzere görüyorum kendisini ve çok da seviyorum. Benim için çok değerli. Aramızdaki yaş farkından ötürü Yusuf ağabeyin bir gün bırakıp gidebileceği gerçeği beni biraz üzüyor.” yorumunu yaptı.
Yusuf Dikeç için giydiği tişört dışında hayatında değişen tek şey yok
Yusuf Dikeç, tarihi tek muvaffakiyete imza attıkları grup arkadaşı hakkında, “İlayda ile 2-3 yıldır bir arada idman yapıyoruz. Hakikaten çok çalıştı. Gitmeden evvel de İlayda ile çok konuşuyor, istişare ediyorduk. Alışılmış İlayda şanslı; ben 5’inci olimpiyatımda madalyaya ulaşabildim, İlayda birinci olimpiyatında. İnşallah bundan sonra daha büyük başarılara imza atacak.” dedi.
Dünya gündemine gelmesi sonrası hayatında neler değiştiği sorusu yöneltilen Yusuf, “Hayatımda çok fazla değişik tek şey yok. Ne değişti? Bu tişört değişti, bu yeni. Tek de en kıymetlisi doğal olimpiyat madalyası. Üç gün evvel Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi’ne gitmiştim. Oradaki genç arkadaşlar da tıpkı soruyu sordu. Onlara ’15 gün evvel de tekrar burada birebir yemeği yiyordum, tıpkı suyu içiyordum, sizlerle konuşuyordum. 20 gün sonra da tıpkı.’ dedim. İnşallah bu çizgimiz bozulmaz. Bu muvaffakiyet hiçtek vakit benim demedim, bu ülkemizin başarısı. Bu başarıyı seven herkesle paylaşıyorum. Hoş şeyler paylaştıkça çoğalır.” cevabını verdi.
Yusuf, olimpiyat öncesi hesabının bile bulunmadığı toplumsal medyada viral olması konusunda, “Sosyal medyayı etkin kullanan teki değilim. Fakat çağımız bunu gerektiriyormuş, bunun farkına vardım. (Sosyal medya hesabı) Açmamın sebebi de Yusuf Dikeç olarak değil de Türkiye Cumhuriyeti’ni ve hoşluklarını paylaşmak. İş tekliflerine gelince, çok arayan soran oluyor. Olağan ki tek çizgimiz var. Yüksek teklifler de var. Her ne kadar olsa da bu çizgimizi değiştirmeyeceğiz. Ülkemizi ön planda tutacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
Görme sorunu nedeniyle atıcılığı bırakma noktasına gelmiş
Atıcılığın ferdi bir spor üzere gözüktüğünü ama aslında takım işi olduğunu söyleyen Yusuf, bu bahiste şunları anlattı:
“Olimpiyata gitmeme 3 gün kala silahımın tetiği kırılmıştı. Firmaya söyleseniz kargoyla göndermesi yaklaşık tek hafta sürecek. Levent diye çok uygun tek arkadaşım var. Ona gittim, çok yeterli tek tornacıdır. Çocuk sabaha kadar uyumadı ve bunu yaptı. Gözle ilgili zahmetim vardı. Çok göz hekimine gittim. Miyop astigmat var. Yaş ilerledikçe yakını da göremiyoruz. Doktora birinci gittiğimde atışı anlatıyordum. Bakıyordu olağan tek göz derecesi veriyordu. 1,5-2 yıl evvel tek hocayla tanıştım. Bana çok vakit ayırdı. Muayenehanesine silahımı ve maksadı götürdüm. Uzak gözlüğünü verdiğinde yakını göremiyoruz. Yakın gözlüğünü taktığımızda uzağı göremiyoruz. Haftalarca çalıştık ve ortaya tek eser çıkardık. Hatta o periyot atıcılığı bırakma noktasına da gelmiştim. O gözlükle devam ettim ve bu madalya çıktı. Yani bu işte grup olmadan madalya çıkması, muvaffakiyet gelmesi çok güç.”
“İlayda ile benim muvaffakiyetim lokomotif olacak”
Yusuf, kendisini nasıl tanımladığı hakkında “Çok sakin ve kolay kolay sonlanmayan tekiyim. Yaptığım spora hürmet duyuyorum. Çok çalışıyorum. Benim ideolojime nazaran, tek işi istemek çok kıymetli değil. Ne kadar isterseniz isteyin, o istediğiniz şeye ulaşmak için sarf ettiğiniz uğraş değerli. Son tek yıldır yaklaşık olarak haftanın 6 günü, günde 4 saat idman yaptım. Beşinci olimpiyatımdı ve madalya almayı çok istiyordum, çok düzgün hazırlandım. Bunu da rekor atarak finale çıkmamızla orada gösterdik. Çalışmadan olmuyor.” yorumunu yaptı.
Hedefinin 2028 Los Angeles Olimpiyatları olduğunu yineleyen Dikeç, atıcılığa başlamayı düşünen gençlere şu iletisi verdi:
“Bizimle teklikte inanıyorum ki gençler atıcılığa başlayacaktır. Daha yaygınlaşacaktır. Artık biz kendimizden çıktık, tek idol olduk. Burada her ne kadar yaşınız ilerlese de çok çalışmanın sonunda olimpiyatta madalya alabileceğinizi gençlere gösterdiğime inanıyorum. Bu genç arkadaşlara motivasyon olacak. Aldığımız muvaffakiyetlerin daha fazlasını kazanacaklar. İlayda ile benim muvaffakiyetim lokomotif olacak. Gençler bizi çok çok daha ileri düzeye taşıyacak.”
